24 Nisan 2012 Salı

Aşk Hayat ile paylaşılmaz

Lise yıllarında William Shakespeare'in Romeo ile Juliet'ini okuyup özetlerken bazen herşey çığırından çıkıp şakaya dökülür üstadın eseri. Sonsuz Aşk'ın imkansızlığını öyle kolay kabullenmiş ki insan, sanki öyle bir kural varmış gibi. Bilmiyorum, belki hala aynı konuşmalar, aynı şakalar yapılır; Romeo ile Juliet'i herhangi bir evli çiftin günlük hayatına adapte edip anlatmak gibi. Komikmiş gibi güler insan, komik gelir lakin hiç itiraf etmese de içi burulur, acı çeker hisleri. O incecik sızı kanıtıdır Aşk'a olan sonsuz arzunun.
Evet, Aşk ile acı çekilir, bir türlü ifade edemezsin çünkü, kelimeler de, evrenin tüm zamanı da yetmez. Sadece yaşamakla onu, sualsiz, koşulsuz teslim olmakla ona, sen Aşk'ın ifadesi olursun. Sevgiler Aşk olmaz asla, kelebekler gibi rengarenk kanatlıdır onlar. Çiçekten çiçeğe uçar, kısacık ömürlü hevesler gibi. Kalabalık bir yalnızlık olur Aşk, sessizliğin büyüleyici bir baladı. Aşk'ın iki yüzü olmaz, tek hali, tek bedeni, tek ruhu var. Hayat ile paylaşılmaz Aşk, asla...
Aşk önce dürtülerle gelir; çocuk kalbinde tanımlayamadığın bir kıpırtı, komşu kızı, okulda, hatta yolda karşılaştığın bir çift göz nefes nefese bırakır. Aşk, yüzünü saklamış, iki yüreğin buluşmasını sessiz bekleyişinde. Büyük Aşk'ların efsaneleriyle uyanır genç gönlün, derinden bir "ah" ile ruhun sarsılır, öyle bir sarsılır ki bir daha asla bulamaz huzur. Doğa'nın her hali bir şiir olup dökülür damarlarında, mısralara bürünür cümlelerin, şarkıların kanatlarıyla göklere uçurulur Aşk bulaşmış yüreğin. Sımsıkı sarılıp sarmalar, iyileştirir kanayan yaralarını. Sonsuzluğun kapısı açılır, bir perde kalkar yavaşça, kalabalık bir sahnenin ucunda, hemen merdivenin başındasın. Ellerin sırılsıklam Aşk, bir adım ötededir Hayat... Arasındasın herşeyin o an, seçtiğin hangisiyse, bilmiyor ya da bekliyorsan bile, kaderin olacak. Aşk'a uzandıysa kolların, hisset: yüreğin seni bekliyor, korkmadan kendini sonsuzluğa bırak. Arada kalmışsan, Aşk ile vedalaş, ikiyüzlü sevgilere teslim ol, avut mahküm ettiğin ruhu. Hayat'ın evinde kurgulanmış bir mutluluk ile sustur yüreğini, inkar et beklediğini... kaybettiğin seni. Unut nefesini, kalbin sadece bir kas diye, onu unut...

eylül

2 yorum:

  1. Ben sonsuz askın oldugunu dusunenlerdenım.Sevgiler. :)

    YanıtlaSil
  2. sonsuz aska ınanmak ıstıorum bende!
    bu arada blogunu yenı kesfettım, takıpteyım benımkıne de beklerım :) sevgıler...

    http://zeysfashionroom.blogspot.com/

    YanıtlaSil